Frankfurt Okulunun Modern Toplum Eleştirisi

Frankfurt Okulunun Modern Toplum Eleştirisi
modern toplum elestirisi
0

Frankfurt Okulu, toplumdaki yapılarını araştırıp eleştirdiği için bir diğer adı da eleştirel teoridir. Frankfurt okulunun temsilcisi, Carl Grünberg’tir. Okulun diğer öne çıkan önemli düşünürleri ise, Horkheimer, Adorno, Marcuse ve Froom’dur. Okul, toplumsal araştırmalar yapan bir enstitüdür. Frankfurt okulunun kurulduğu dönemlerde toplumda Marksist teorinin savunduğu, her şeyin ekonomi üzerine kurulduğu bir düşünce yapısı hâkimdir. Frankfurt Okulu durumun bu şekilde olmadığı eleştirmiş ve kültür kavramı üzerine yoğunlaşmıştır.  (Fırıncıoğulları, 2018: 51). Yani Frankfurt Okulunun oluşmasında başlarda Marksist teori etkili olsa da bu etkinlik bir süre sonra yerini kültür kuramına bırakmıştır. Özellikle okulun kurucularından olan Horkheimer ve Adorno hayata veda edince okulda etkili olan Marksizm bağı iyice kopma yaşamış ve daha sonra eleştirel okula Habermas’ın dâhil olmasıyla okulun yönü iletişim ve dil çalışmalarına doğru değişmiştir.

Frankfurt Okulunun kültürle ilgilenmesinin, yönlerini kültüre çevirmelerinin sebebi de kültürün, yaşantımızın her anında bizleri etkileyen bir yapı olmasıdır. Marksist teorinin savunduğu ekonomi bizleri belli alanlarda etkilerken (çalışma hayatı, tüketim hayatı… gibi), kültür kavramı hayatımızın her alanında etkisini gösteren bir yapıdır.  Kültür bireyi doğduğu andan itibaren zihinlerine kalıp yargıları gerek ebeveyn gerek kitle iletişim gerek çevre aracılığıyla yansıtır ve kültürel kodları bireye yükler.

Frankfurt Okulu düşünürleri dönemin sosyal düzenini ve dönemin epistemolojik düşüncelerini eleştirmişlerdir. Yani eleştirel okul bilimsel olanla, eleştirel olan arasında ayrım yapmıştır. Bilimsel olanla yani rasyonaliteyle dünyanım manipüle edileceğini savunmuşlardır. Eleştirel olanla da; özgürleşmeyi ve aydınlanmayı hedeflemişlerdir. Yani eleştirel olmaktaki amaçları, bireyi özgürleştirmek ve toplumdaki değişim dönüşümü göstermektir. Frankfurt Okulu düşünürleri rasyonaliteyle birlikte bireyin yabancılaşma sürecine girdiğini düşüncesini savunmuşlardır.  Frankfurt Okulu düşünürleri bilim ve yöntemdeki tek düzeliğe karşı çıkmışlardır (Bekalp, 2019: 16).

thumbnail
Önerilen Yazı
Frankfurt Okulu ve Eleştirel Teori

Frankfurt okuluna tarihsel perspektifte baktığımızda, Frankfurt okulu 1920’li yıllarda oluşturulan bir okuldur. Okulun içerisinde felsefe, kültür gibi bir sürü bölüm bulunmaktadır. Okul araştırmalarını yaparken temele bireyi almış ve bu bireylerin bağlılıklarını sorgulamıştır. Frankfurt okulunun temeli eleştirme ve açıklama üzerine kuruludur. Frankfurt Okulu,  1. Dünya savaşı sonrasında meydana gelen toplumsal değişimler, siyasi ve politik alanda oluşan değişimler, batıda yükselen faşizm hareketleri gibi toplumdaki olumsuzlukları ortaya koymaya çalışmıştır (Yıldırım, 2017: 334).

Frankfurt Okulu düşünürlerine göre modern kapitalist süreç bireyi sona götürüyor ve okulun ortaya çıkardığı kültür enstitüsü tek boyutlu bir toplum oluşturuyordur.

Özetle Frankfurt Okulu kurulduğu yıllarda Marksist teoriden etkilenmiş, okulun üyeleri Karl Marx’ın düşüncelerini takip etmiş, bölgede yaşanan siyasi değişimler ve ekonomik dengelerdeki değişmeyle çalışma hayatında da bozulmalar olmaya başlayınca ekonominin temelde olduğu düşünceler yaygınlaşmış. Ekonomi yani alt yapı, üst yapıların belirleyicisi kabul edilmiştir. Frankfurt Okulu düşünürleri daha sonra Marksist düşünceden ayrılmışlar ve Weber’den etkilenmişlerdir. Yaşadıkları toplumda da görmüşlerdir ki ekonomi toplumsal yaşamı etkileme gücüne sahip bir yapıdır ancak tek başına yeterli değildir. Eleştirel okulun düşünürleri Weber’in sosyal olguları, sosyal dinamikleri tek başına bir olguya bağlamak bizi yanıltır düşüncesiyle, benimsedikleri Marksist teoriyi bırakıp yönlerini diğer yapı ve kurumlara çevirmişlerdir. Eleştirel okul düşünürlerinden Adorno ise pozitivist sosyolojinin toplumsal olguları, doğal olgular gibi gördüğü düşüncesini eleştirmiştir. Adorno’ya göre toplumsal olgular, toplumsal koşulların ürünü olarak var olmuştur. Fakat pozitivistlere göre durum tam tersidir. Frankfurt okulu farklılıklardan ötürü pozitivizmi eleştirmektedir. Eleştirel okulun düşünürlerine göre insan tarihsel bir varlıktır ve bulunduğu nokta, statü, cinsiyet gibi çeşitli etkenler bireylerin var olanı yorumlamasında etkili olur. Pozitivist düşünceye sahip olan bireyler toplumda gördükleri ne ise onu incelemiş ve kontrol etmek istemişlerdir. Frankfurt Okulu ise pozitivizmin bu düşüncesine karşıdır. Frankfurt Okulu düşünürlerine göre toplumsal olguların ardında yatan başka gerçeklikler de bulunmaktadır. Ve toplum bilimciler görünenin ardındaki görünmeye bakmalıdırlar. Pozitivizm savunucuları nesne ile özne arasında bir ayrım olduğundan bahsederler nesnel olabilen öznelerin olduğunu savunurlar. Eleştirel okulun düşünürleri bu noktada da pozitivizmi eleştirmişlerdir. Eleştirel okulun düşünürlerine göre akıl ile hareket edebilen, objektif bir özne yoktur. Durumlarda veya olgularda her birey aynı tepkiyi ve aynı sonucu vermeyebilir. Eleştirel okul bu düşünce ile bireylerin standartlaşmasına eleştiride bulunmuştur. Pozitivizm bilimi sınıflama yöntemi kullanarak normları ortaya koyar ve pozitivizmin bu düşüncesine göre nesneler bir diğer nesnelerle ilişki halindedir. Ancak eleştirel okul, pozitivizmin bu düşüncesini de eleştirir.  Düşünürlere göre nesneyi merkeze koymak, sömürünün ve bilimin araçsallaşmasının da önünü açacaktır. Bundan ötürü Frankfurt Okulu düşünürleri, bireylerin bilimin malzemesi olması düşüncesini eleştirirler ve tüketim mekanizmasının baş aktörü olan öznenin kurtulmasını savunurlar.

thumbnail
Önerilen Yazı
Eleştirel Kuram(Frankfurt Okulu) Kısaca Tanıtımı | Sosyoloji Notları

Eleştirel okulun bir diğer eleştirisi de aydınlanma fikrinin söylenceye dönüşmesidir. Frankfurt Okulu düşünürlerine göre aklın araçsallaştırılması, rasyonalitenin sorgulanmasına neden olmuştur. Bireyler bilimin gücü altına girmeye başlamışlardır. Okulun eleştirililerinin temelinde aydınlanma fikri vardır. Frankfurt Okulu düşünürleri aydınlanmanın ve modern bilim tek bir bakış açısıyla şekillenmesine tepki göstermiş ve eleştirmişlerdir (Bekalp, 2019: 23).

KAYNAKÇA

  • Bekalp, B. Frankfurt Okulu’nun Temel Eleştiri Ve Amaçları. Sosyal Bilimler Metinleri2019(1), 15-24.
  • Balkız, B . (2004). Frankfurt Okulu ve Eleştirel Teori: Sosyolojik Pozitivizmin Eleştirisi. Sosyoloji Dergisi , (12) , 136-158
  • Fırıncıoğulları, S. (2018). Modernizme Çok Yönlü Bir Eleştiri ve Frankfurt Okulu. Karadeniz-Karadeniz-Черное море, (37), 49-59.
  • Yıldırım, T. (2017). Frankfurt Okulu ve Eleştirisi. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi. (2).  333-336.

Sosyolog ve Çocuk Gelişimci 😊

Yazarın Profili

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir