Felsefenin bir alt dalı olan metafizik, görünenin ötesinde-görünmeyen anlamına gelmektedir. Bilimlerin inceleme alanı dışında olan ” Fizik Ötesi – Bilim dışı” olan bu kavram, varoluş, varlık, zaman, ruh, tanrı, sebep ve olay gibi kavramları içerisinde barındırmaktadır.
Metafizik temelde üç bölüme ayrılır bunlar;
- Ontoloji
- Teoloji
- Evren bilim
Metafizik, varlığın gerçekliği ve doğası üzerine araştırma yapan temel bir felsefe disiplinidir. Etimolojik olarak Yunanca da ‘sonra, öte, üst’ anlamlarına gelen ‘meta’ kelimesi ile doğa ve özdeksel anlamlarına gelen ‘phyusika’ kelimesinden türemiştir. Aristoteles ise bu anlamın dışına çıkarak varlığın bilimini belirtmek için ayrım yapmaksızın bilgelik, ilk felsefe, teoloji ifadeleri kullanmıştır.
Kısaca metafiziğin anlamı, duyularla kavranan bilginin üstünde usla kavranan bilgidir. Bu anlamda felsefede metafizik, gerçekte var olanın ne olduğunu, özünü ve genel ilkelerini soruşturmaktadır.
Başlıklar
Metafizik Öğeler Nelerdir?
Duyu organları ile algılanamayan metafizik öğeleri 3 (üç) tane olup bunlar sırası ile şöyledir:
- Ruh : Varlığın maddi olmayan tarafıdır. Ruhun doğası filozofların çalışma konusudur.
- Tanrı : İlah, evreni yaratan ve yöneten. Din felsefesi kadar metafizikte de önemli bir yer tutar.
- Ussal Bilgi : Yalınızca akla dayanan bilgidir.
Metafizik Ne İle İlgilenir?
Metafizik, fiziğin ötesinde, üstünde ya da dışında sayılan düşüncedir. Yani Aristoteles’in bakış açısı ile açıklamak gerekirse bu görünen dünyanın ötesinde görülmeyen ve dokunulamayan bir doğa vardır. İşte metafizik bu sonraki doğa ile ilgilenir ve bunun nihai sebeplerini araştırır.
Keşfedin: Felsefede Bilgi Türleri
Metafiziğin Temsilcileri Kimlerdir?
Metafizik deyimini ilk olarak İ.Ö. 1. yüzyılda Rodoslu Andronikos kullanmıştır. Andronikos, Aristoteles’in doğa bilgisi derslerinden sonra gelen 14 kitabına Yunanca ‘Meta ta physika’ (Doğa Bilimlerini Kapsayan Kitaplardan Sonra Gelen Kitaplar) adını vermiştir. Bu adlandırma sonrasında bir araştırma alanını belirleyen metafizik kelimesinin dönüşümünü hazırlamıştır. Tek kelime olarak metafizik kullanımı ise 6. yüzyılda Hesykhios’un listesinde rastlanılmaktadır. Yaygın olarak kullanımı ise 12. yüzyıla denk gelmektedir. Aristoteles’in sonrasında ‘Metafizik’ olarak adlandırdığı eseri ile de felsefi literatürdeki yerini tam anlamı ile almıştır. Aristoteles’e göre metafizik, ‘par excellence’ bilgeliktir. Diğer temsilcilerinin bir kaçını ise şu şekilde sıralamak mümkündür;
- Aristoteles’in Hristiyan düşüncesini uygulayan Aquino’lu Tomasso.
- Martin Heidegger
- Rene Descartes
- Baruch Spinoza
- Gottfried Wilhelm Leibniz
- Christian Wolff
- Georg Wilhelm Friedrich Hegel
- Immanuel Kant
- İan G. Barbour vd.
Metafiziğin Temel Soruları Nelerdir?
Metafizik, evren ve varlık hakkında temel bir açıklama yapmak gereksinimi içinde olmuştur. Bu nedenle özellikle;
- Varlık nedir?
- Varlık neden vardır?
- Varlığın özü nedir?
Şeklinde sıralanabilecek temel soruları ilk çağın ilk filozoflarından M.Ö. 600’lü yıllardan bugüne kadar felsefi anlamda rastlamak mümkündür. Bu temel sorular dışında şekillenen diğer soru örnekleri ise şu şekildedir;
- Düşünce nedir?
- Şey nedir?
- Tanrı nedir?
- Hakikat nedir?
- En gerçek gerçeklik türü nedir?
- Dünya sonlu mudur? Yoksa sonsuz mudur?
- Evren nasıl oluşmuştur?
- Evrende düzen ve özgürlük var mıdır?
- Ruh ve beden nasıl birleşir? Birbirlerine etki eder mi?
- Uzam ve zaman var mıdır?
- Zihin nesneye nasıl ulaşır?
- Big Crunch (büyük çökme) olursa ardından yeni bir evren vücuda gelir mi?
- Güzel ya da iyi nedir? Nasıl ulaşılır? gibi çeşitlendirilerek sorular sıralanabilir.
Felsefede Metafiziğin Konuları Nelerdir?
Metafiziğin konusu bir bütün olarak varlık olup, bunu üç başlık altında incelemek mümkündür. Bunlar sırası ile şöyledir:
- Ontoloji : ‘Var olana ilişkin rasyonel ve kavramsal bir araştırma.’ Ontoloji, varlığın ne olduğu sorusuna değil özde ne türden ayrı şeylerin var olduğu sorusuna cevap getirmeye çalışır. Ontoloji olarak metafizik, varoluşa ve değişimin doğasına ilişkin araştırmaları yapar.
- Teoloji Kozmoloji : Burada metafizik, evrenin kaynağına ve evrende bir amaçlılığın olup olmadığına dair araştırmalarla meşguldür.
- Arkeoloji : Metafizik bütün araştırmaların temelinde bulunan ilkelere ilişkin bir inceleme ve soruşturmadan meydana gelir.
Metafizik bu üç başlık altında; varlık, varoluş, ilişki, özellik, evrensel, uzay, zaman, tanrı, olay vb. Kavramları incelemeyi konu alır.
Metafiziğin Amaçları Nelerdir?
Metafiziğin amaçlarını şöyle sıralayabiliriz:
- Var olan bütün şeyleri kategorilere ayırıp arasındaki temel ilişkileri ortaya koymak.
- Bu kategorilerden hangilerine ait şeylerin var olduğunu veya var olmadığını araştırmak.
- Var olduğu gösterilmiş kategorilerden temel kategorileri saptamak.
- Var olduğu gösterilmiş fakat temel kategori olmayan kategorileri, temel kategorilere indirgemek.
- Ve bu amaçlara ulaşırken, karşılaşılan problemleri ortaya koymak ve çözüm bulmak.
- Tüm bu amaçları yerine getiren doğru metafizik kuram ortaya koymak.
Metafizik Bir Bilim Midir?
Bilim felsefecilerinin bazıları bilimi metafizikten ayrı tutmaktadır. Hatta nedensellik gibi kavramlar metafiziksel bulunarak bilimin bu anlamdaki metafiziksel kabullerden arındırılarak yapılması gerektiği savunulmuşlardır. Bu bilim felsefecilerine göre bilimin amaçlaması gereken tek şey metafiziksel anlamda ‘gerçekliğe ulaşmak’ değil deneye ve deneyime uygunluktur. Bu yaklaşıma inşacı ampirizm denilmekle önde gelen savunucusu Amerikalı bilim felsefecisi filozof Bas van Fraassen’dir.
Ancak Bas van Fraassen’in aksine bir çok bilim felsefecisi ve metafizikçi bilimin gerçeklik ile ilgilendiğini bu bağlamda bilim ile metafiziğin aynı sorular ışığında uğraşı sarf ettiğini bu sebeple bilim ve metafiziğin aynı uğraşıda olan disiplinler olduğunu ileri sürer. Her iki disiplin de var olan şeylerin doğasına dair bilgi vermeye çalışmaktadır. Nihayetinde bilim de metafizik de gerçekliği sunmaya çalışmaktadır. Ancak bu disiplinlerin aynı amaca ulaşmak için kullandıkları araçlar ve meselelere yaklaşımları birbirlerinden farklılık göstermektedir.
Bu bağlamda, metafizik ilgilendiği sorular yönünden bilimden ayrılmaktadır. Yani metafizik bilimden farklı soru kalıpları ile gerçekliği aramaktadır. Yine yöntem olarak metafizikçiler bilimin yöntemsel yaklaşımından bağımsız olarak deney ve deneyimi daha sınırlı kullanırlar.
Buradan hareketle metafizik bir bilimdir gibi keskin bir ifade kullanmak söz konusu değildir. Ancak, felsefenin yöntemsel araçlarını kullanan metafizik yani ‘felsefi metafizik’ ile bilimin ampirik yaklaşımı ile araştıran metafizik yani ‘deneysel metafizik’in iki metafiziksel uğraşı olarak bilim ile metafizik arasındaki durumu ayrıştırmaktan ziyade ilişkilendirdiğini söylemek daha doğru bir ifade olacaktır.
Dinde Metafizik Nedir?
Metafizik, varlık anlamının kendisini konu edinmekle birlikte onun gerçekleşmesinin de izini sürmektedir. Yani varlığın saf halini, kaynağını ve ilkesini, varlık (vucud) bireylerinin bu ilkeden nasıl çıktığını irdelemektedir. Bu noktada görülmektedir ki Tanrı metafiziğin temel bir meselesine dönüşmektedir.
Metafizik, tek bir anlamın, birden çok nesnede bulunuş keyfiyetini inceleyerek varlık anlamının gerçekleştiği nesneleri Tanrı ve akıl bağlamında araştırmaktadır.
Dinde fiziki alem beş zahiri duyu ile hissedilen ve gözlemlenebilinen maddi ve somut alem iken bu alemi inceleyen ilim dalları fen ve bilim ile açıklanmaktadır. Beş duyunun yani maddi alemin ötesi ise felsefi olarak metafizik yani dini mahiyette alem-i gayb ve ukba ile açıklama bulmaktadır. Buradan hareketle kabir, mahşer, cennet ya da cehennem ve ruhani görülemeyen varlık ve/veya unsurlar gibi dinde yer alan bir çok menzil metafizik alemin birer sahaları konumunda değerlendirilmektedir. Ancak metafiziğin dinin manevi ve gaybi alemini tan olarak kuşatamadığını sadece insan aklının bir mahsulü olan felsefeye ait bir terim olarak kendi mahiyetinde açıklama getirdiğini ifade etmek gerekir. Din bu noktada kutsal saydığı kaynaklardan beslenirken metafizik ilimler daha çok felsefe ve felsefi araştırmalar ışındaki kaynaklardan beslenir.
Günümüz popüler dünyasında ilgi çeken diğer bir unsur ise metafizik varlıklar olmuştur. Metafizik varlıklar, fizikselin ötesinde, doğa üstü olarak tanımlanan bir çok olguyu içinde barındırmaktadır. Nihai olan mistisizm ile gizil olan okültizmin incelemesi sonucu psişik araştırmalarının konusu dahiline giren metafiziksel varlıklar bir çok kültürel ve dini görüş içinde örneklendirilebilmektedir. Telapati, duru görü, uza görü, telekinezi, psikokinezi, büyü ve akla gelebilecek bir çok popüler yöntemle parapsikolojik bir konuya dönüşen metafizik varlık örneklerini kısaca şu şekilde sıralamak mümkündür; okült anlamda ruh, iblis, peri, cin, hayalet, cadı, melek, canavar vb. gibi normal insan faaliyetleri dışında tanımlanan varlıklar.